İmamoğlu'ndan Erdoğan'a 'Murat Kurum' göndermesi: 'Aklı fikri İstanbul'da, açıkladığı adaya da yazık ediyor'

 
İmamoğlu'ndan Erdoğan'a 'Murat Kurum' göndermesi: 'Aklı fikri İstanbul'da, açıkladığı adaya da yazık ediyor' İmamoğlu'ndan Erdoğan'a 'Murat Kurum' göndermesi: 'Aklı fikri İstanbul'da, açıkladığı adaya da yazık ediyor'

Bunu da temsil etmeye devam edeceğiz. ”“OY VERSİN VERMESİN, HERKESİN TEMSİLCİSİYİZ”“İBB olarak, milletin yanındayız. Elbette sizlerin desteğinizi istiyoruz. Biz, milletin temsilcisi olarak, burada bulunan bütün sanayici dostlarımızın da desteğini, tüm iyi niyetimizle, tüm çalışkanlığımızla gerçekten tümüyle sizleri düşünen ve bu milletin, bu memleketin, bu güzel şehrin insanlarının ve çocuklarının, gençlerinin geleceğini düşünen bir anlayışla oylarınıza talibiz. Peki burada bu siyaseti yapan ya da bu kararı alan mı kaybediyor? Hepimiz kaybediyoruz. Belki sesi çıkmayan esnafımız bile, bunu söylemek istiyor. Yani hizmet için bir araçtır, amaç değildir. Ama bu basit sürec, demokratik anlayışı illa zorlaştırma gayreti, işte açılışlar, mitingler vesaireler yaparak, yerel seçimi bu kadar sabote etmenin anlamsız olduğunu düşünüyorum. Burada, elbette ki siyaset zemininde birkaç cümle etmek zorundayım. ”“AMA BİZ NEYLE UĞRAŞIYORUZ?”“Ama biz neyle uğraşıyoruz? Genel seçim geçmiş, bir yıl üzerinden geçmiş, ülkedeki ekonomi politikaları dibe vurmuş, o günden bile daha kötü durumdayız. Para politikaları üzerinden üretimde, ihracatta, ithalat rakamlarında, bütçe açığında, cari açıkta, her türlü veride daha kötü durumdayız. Bizim rakibimiz o olsun. Açıkladığı adaya da yazık ediyor. AKLI FİKRİ İSTANBULDAİmamoğlu, AKPli Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’dan başka bir şeyle ilgilenmediğini söyledi, “Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. Biz de hayretle süreci izliyoruz. Siyasi partiler, aracı kurumlardır. ”",‘İstanbul Sanayi Platformu’ tarafından düzenlenen, ‘Kentin Sanayi Vizyonu’ toplantısında koşan İBB Başkanı İmamoğlu, Erdoğan'a seslenerek Bütçe açığında, cari açıkta, her türlü veride daha kötü durumdayız. Bizim ahlakımız bu. Açıkladığı adaya da yazık ediyor. Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. Ama o hedeflerin 3’te 1’ine birine düşmüş durumda ve buna razı gelen, rıza gösteren ve buradan kurtulmaya ve sıçramaya çalışan insanlar haline dönüştük. Lütfen, milletini ve sizlerin güzel geleceklerini dert edinen anlayışı tercih ediniz. Çünkü, bugün baktığınızda vatandaş beyaz peynir dahi alamayacak durumda. Biz, milletin temsilcisiyiz. Gerçek işinize, doğru olan sorunlarınızla ilgilenmenizi öneriyorum. Biz, o vesileyle sizin karşınıza geliriz. Çok net. Yeter ki o zenginliği erişelim. Bu kadar basit. Kent Lokantası açıyoruz. ”“BU İŞİN SORUMLUSU, BU İŞİN BAŞINDAKİ İNSANDIR”“Tabii bunun sebebini ben biliyorum. Bu derin bir yoksulluk anlamına geliyor. Ama onun aklı, fikri İstanbulda. Oy verenlerin değil; oy versin vermesin, herkesin temsilcisiyiz. Açıkladığı adaya da yazık ediyor” dedi. Bu yolculukta tam da öyle bakan ve o menzile yürüyen bireyleriz. Sanayi sektörünün ülke ekonomisi üzerindeki önemine dikkat çeken İmamoğlu, İBB öncülüğünde kurulan İstanbul Sanayi Platformu’nun söz konusu alana katkı için kurulduğunu aktardı. Biz de daha iyisini hedefleyelim, insanların önünde daha iyisini koyalım. Biz, bir bireyi ya da bir siyasi partiyi temsil ediyoruz; milleti temsil ediyoruz. Yani bir aday açıkladınız; aday konuşsun dedi. Bu işin kaybı hem de çok büyük, tarifsiz kayıplar. Bu bağlamda gerçek meselelerin, işte bu üreticinin meseleleri olduğunu, bunlarla ilgilenmesi gerektiğinin de altını çiziyorum. 3 tane daha açacağız bu 1,5 ay içerisinde. “2023’ÜN SONUNDA, KİŞİ BAŞI 25 BİN DOLAR GAYRİSAFİ MİLLİ HASILA BELİRLEMİŞKEN…”İktidarın yanlış politikaları sonucu yaşanan ekonomik krizden kaynaklı olarak, 3 haneli enflasyon rakamlarıyla karşılaşıldığına dikkat çeken İmamoğlu, özetle şunları söyledi: “Bu bize kaydettiriyor. Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. Bu işin sorumlusu, bu işin başındaki insandır. ‘Yok, illa o olmasın rakip’ diye bir süreç tarifleme peşinde. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kendi görev döneminde kurdukları “İstanbul Sanayi Platformu”nun katkılarıyla düzenlenen, “Kentin Sanayi Vizyonu” toplantısına katıldı. Anadolu Yakası Orgazine Sanayi Bölgesi (AYOSB) Yönetim Binası’nda düzenlenen toplantıda, sırasıyla; AYOSB Başkanı Murat Çökmez, Biyoteknoloji İhtisas Organize Sanayisi Bölgesi (BİOSB) Başkanı Ercan Varlıbaş, CHP Tuzla Belediye Başkan adayı Eren Ali Bingöl ve İmamoğlu birer konuşma yaptı. Ama temel amaç; milletin bütününü kavramak, milletin bütününe hizmet etmektir. Ve ben, ‘İşinize bakın’ diyorum. Yani bunu başka bir sorumlusu olmaz. Gerçekten bir açlık sorunu var. Daha dün, 8-9-10-11 yıl önce biz, bu tarihte, 2023’ün sonunda, kişi başı 25 bin dolar gayrisafi milli hasıla belirlemişken; bunun bugün 3’te 1’ine razı gelmek durumunda kalmanın ne kadar acı olduğunu ne kadar büyük bir tutarsızlık olduğunu bilmemiz lazım. Ve bırakın İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimi, İstanbul halkı, İstanbulda belirlenen adaylar üzerinden yürüsün ve onların ortaya koyacağı performansa da halkın vereceği kararla karar verirsin. ",. Peki bugün 25 bin dolar başarılsaydı, ben nasıl bir ruh halinde olurdum? Dünyanın en mutlu insanı olurdum, kimin yaptığına bakmaksızın. Yani bir aday açıkladınız; aday konuşsun. İstanbula hizmette, dün ne kadar koşuyorsak, onun misli misli fazlası koşacağımıza ve ‘Tam yol ileri’ diyerek, böyle bir menzile doğru sizlerle birlikte yürüyeceğimizden hiç kuşkunuz olmasın. Ve eğer İstanbulda, yönetimle ilgili bir hesap verilemiyorsa, sorunlar büyüyorsa, problemler büyüyorsa, nasıl ki sorumlusu o döneme dair benim; aynı şekilde şu anda bu ülkenin ekonomiden sorumlusu da bu ülkenin sayın Cumhurbaşkanıdır. Biz, sizlerin temsilcisiyiz. Ama onun aklı, fikri İstanbul'da. İyi devlet insanı, devletin esas sorunlarıyla ilgilenir. İnsanların artık, yani yakamıza yapışarak, ‘Bizim de semtimize Kent Lokantası aç Başkanım’ diye bize haykırmasını çocuklardan da duyuyorum, emeklilerden de duyuyorum, işçi kesiminden de duyuyorum.

İmamoğlu'ndan Erdoğan'a 'Murat Kurum' göndermesi: 'Aklı fikri İstanbul'da, açıkladığı adaya da yazık ediyor'

Biz, milletin temsilcisi olarak, burada bulunan bütün sanayici dostlarımızın da desteğini, tüm iyi niyetimizle, tüm çalışkanlığımızla gerçekten tümüyle sizleri düşünen ve bu milletin, bu memleketin, bu güzel şehrin insanlarının ve çocuklarının, gençlerinin geleceğini düşünen bir anlayışla oylarınıza talibiz. Ve ben, ‘İşinize bakın’ diyorum. Biz, milletin temsilcisiyiz. Ama temel amaç; milletin bütününü kavramak, milletin bütününe hizmet etmektir. Bu işin sorumlusu, bu işin başındaki insandır. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kendi görev döneminde kurdukları “İstanbul Sanayi Platformu”nun katkılarıyla düzenlenen, “Kentin Sanayi Vizyonu” toplantısına katıldı. Yani bunu başka bir sorumlusu olmaz. Para politikaları üzerinden üretimde, ihracatta, ithalat rakamlarında, bütçe açığında, cari açıkta, her türlü veride daha kötü durumdayız. ",. Açıkladığı adaya da yazık ediyor. AKLI FİKRİ İSTANBULDAİmamoğlu, AKPli Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’dan başka bir şeyle ilgilenmediğini söyledi, “Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. ”“BU İŞİN SORUMLUSU, BU İŞİN BAŞINDAKİ İNSANDIR”“Tabii bunun sebebini ben biliyorum. ”",‘İstanbul Sanayi Platformu’ tarafından düzenlenen, ‘Kentin Sanayi Vizyonu’ toplantısında koşan İBB Başkanı İmamoğlu, Erdoğan'a seslenerek Bütçe açığında, cari açıkta, her türlü veride daha kötü durumdayız. Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. Ama o hedeflerin 3’te 1’ine birine düşmüş durumda ve buna razı gelen, rıza gösteren ve buradan kurtulmaya ve sıçramaya çalışan insanlar haline dönüştük. Elbette sizlerin desteğinizi istiyoruz. Yani bir aday açıkladınız; aday konuşsun. Belki sesi çıkmayan esnafımız bile, bunu söylemek istiyor. Burada, elbette ki siyaset zemininde birkaç cümle etmek zorundayım. Yani bir aday açıkladınız; aday konuşsun dedi. Biz, sizlerin temsilcisiyiz. Bizim ahlakımız bu. İstanbula hizmette, dün ne kadar koşuyorsak, onun misli misli fazlası koşacağımıza ve ‘Tam yol ileri’ diyerek, böyle bir menzile doğru sizlerle birlikte yürüyeceğimizden hiç kuşkunuz olmasın. Biz, bir bireyi ya da bir siyasi partiyi temsil ediyoruz; milleti temsil ediyoruz. Bu işin kaybı hem de çok büyük, tarifsiz kayıplar. Gerçek işinize, doğru olan sorunlarınızla ilgilenmenizi öneriyorum. Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. Biz, o vesileyle sizin karşınıza geliriz. Peki burada bu siyaseti yapan ya da bu kararı alan mı kaybediyor? Hepimiz kaybediyoruz. Kent Lokantası açıyoruz. Daha dün, 8-9-10-11 yıl önce biz, bu tarihte, 2023’ün sonunda, kişi başı 25 bin dolar gayrisafi milli hasıla belirlemişken; bunun bugün 3’te 1’ine razı gelmek durumunda kalmanın ne kadar acı olduğunu ne kadar büyük bir tutarsızlık olduğunu bilmemiz lazım. Açıkladığı adaya da yazık ediyor” dedi. İyi devlet insanı, devletin esas sorunlarıyla ilgilenir. ”“AMA BİZ NEYLE UĞRAŞIYORUZ?”“Ama biz neyle uğraşıyoruz? Genel seçim geçmiş, bir yıl üzerinden geçmiş, ülkedeki ekonomi politikaları dibe vurmuş, o günden bile daha kötü durumdayız. ”“OY VERSİN VERMESİN, HERKESİN TEMSİLCİSİYİZ”“İBB olarak, milletin yanındayız. Peki bugün 25 bin dolar başarılsaydı, ben nasıl bir ruh halinde olurdum? Dünyanın en mutlu insanı olurdum, kimin yaptığına bakmaksızın. Bu bağlamda gerçek meselelerin, işte bu üreticinin meseleleri olduğunu, bunlarla ilgilenmesi gerektiğinin de altını çiziyorum. Siyasi partiler, aracı kurumlardır. Ve eğer İstanbulda, yönetimle ilgili bir hesap verilemiyorsa, sorunlar büyüyorsa, problemler büyüyorsa, nasıl ki sorumlusu o döneme dair benim; aynı şekilde şu anda bu ülkenin ekonomiden sorumlusu da bu ülkenin sayın Cumhurbaşkanıdır. ‘Yok, illa o olmasın rakip’ diye bir süreç tarifleme peşinde. Bu yolculukta tam da öyle bakan ve o menzile yürüyen bireyleriz. Yani hizmet için bir araçtır, amaç değildir. Ama onun aklı, fikri İstanbul'da. Bunu da temsil etmeye devam edeceğiz. Ama bu basit sürec, demokratik anlayışı illa zorlaştırma gayreti, işte açılışlar, mitingler vesaireler yaparak, yerel seçimi bu kadar sabote etmenin anlamsız olduğunu düşünüyorum. Açıkladığı adaya da yazık ediyor. Biz de hayretle süreci izliyoruz. Lütfen, milletini ve sizlerin güzel geleceklerini dert edinen anlayışı tercih ediniz. Gerçekten bir açlık sorunu var. Ve bırakın İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimi, İstanbul halkı, İstanbulda belirlenen adaylar üzerinden yürüsün ve onların ortaya koyacağı performansa da halkın vereceği kararla karar verirsin. Biz de daha iyisini hedefleyelim, insanların önünde daha iyisini koyalım. Çok net. Bu kadar basit. Anadolu Yakası Orgazine Sanayi Bölgesi (AYOSB) Yönetim Binası’nda düzenlenen toplantıda, sırasıyla; AYOSB Başkanı Murat Çökmez, Biyoteknoloji İhtisas Organize Sanayisi Bölgesi (BİOSB) Başkanı Ercan Varlıbaş, CHP Tuzla Belediye Başkan adayı Eren Ali Bingöl ve İmamoğlu birer konuşma yaptı. Oy verenlerin değil; oy versin vermesin, herkesin temsilcisiyiz. 3 tane daha açacağız bu 1,5 ay içerisinde. “2023’ÜN SONUNDA, KİŞİ BAŞI 25 BİN DOLAR GAYRİSAFİ MİLLİ HASILA BELİRLEMİŞKEN…”İktidarın yanlış politikaları sonucu yaşanan ekonomik krizden kaynaklı olarak, 3 haneli enflasyon rakamlarıyla karşılaşıldığına dikkat çeken İmamoğlu, özetle şunları söyledi: “Bu bize kaydettiriyor. Sanayi sektörünün ülke ekonomisi üzerindeki önemine dikkat çeken İmamoğlu, İBB öncülüğünde kurulan İstanbul Sanayi Platformu’nun söz konusu alana katkı için kurulduğunu aktardı. Yeter ki o zenginliği erişelim. Ama onun aklı, fikri İstanbulda. Bu derin bir yoksulluk anlamına geliyor. Bizim rakibimiz o olsun. Çünkü, bugün baktığınızda vatandaş beyaz peynir dahi alamayacak durumda. İnsanların artık, yani yakamıza yapışarak, ‘Bizim de semtimize Kent Lokantası aç Başkanım’ diye bize haykırmasını çocuklardan da duyuyorum, emeklilerden de duyuyorum, işçi kesiminden de duyuyorum.